Avukatlık Yapabilir mi?

Avukatlık Yapabilir mi?

Avukatlık Yapabilir mi?


Değerli Meslektaşlarımız – ÖNEMLİ HUKUKİ BİLGİLENDİRME

Görevlendirilen kamu görevlilerinin, işgal ettikleri makamlara bağlı olarak kullandıkları güç ve otoritenin kaynağı yetkidir. Yetkinin kaynağı ise yalnızca kanundur.

İdare hukukunun temel prensibi açıktır:
“Yetkisizlik kural, yetkili olma istisnadır.”
➡ Yetki, ancak yasanın açık düzenlemesiyle verilir; yönetmelik veya yönerge ile genişletilemez, daraltılamaz, devredilemez.

Bu nedenle hekim, mesleki uygulamasından kanun önünde bireysel olarak sorumludur.

📌 Danıştay 10. Dairesi’nin 31.10.2024 tarihli, E.2020/4936 – K.2024/4404 sayılı kararı ne dedi?

Kararla birlikte Yönerge’nin 42. maddesindeki şu hüküm yürürlükten kaldırıldı:

“Ek-5 formatı dışında rapor düzenlenemez, başvuruya özel ifade istenemez, düzenlenen rapor 1 yıl geçerlidir.”

Bu maddenin kaldırılma gerekçesi:
⬛ Kanunda olmayan bir sınırlamanın Yönerge ile getirilemeyeceği
⬛ Yönetmelik/Yönergenin ancak kanunun nasıl uygulanacağını açıklamak amacıyla çıkarılabileceği
⬛ Hekimin yetkisinin idari düzenleme ile daraltılamayacağı

‼️ Ancak çok kritik bir nokta var:
Bu hükmün kaldırılmış olması “artık her talebe göre özel ifade yazabilirsiniz” anlamına gelmez.
Çünkü özel ifade ekleme yetkisi de kanundan doğmalıdır.

👨‍⚕️ Hekimin yetkisi nereden gelir?

Hekim:

  • Bulgusunu,
  • Tıbbi değerlendirmesini,
  • Bilimsel kılavuzlara dayanan kanaatini

serbestçe yazabilir.
Bu yetki diplomasıyla birlikte verilmiştir.

Ancak vatandaşın talepleri doğrultusunda:

  • “Avukatlık yapabilir,”
  • “Eczacılık yapabilir,”
  • “Paraşütle atlayabilir,”
  • “Şantiyede çalışabilir,”

gibi faaliyetlere özgü raporlarda hekim şu soruyu sormalıdır:

➡️ “Bu işin gerektirdiği sağlık şartları kanun/yönetmelik/kılavuz ile belirlenmiş midir?”

Eğer objektif bir düzenleme yoksa, hekim verdiği kanaatin hukuki sorumluluğunu tamamıyla üstlenmiş olur. Bu nedenle dikkatli olunmalıdır.

📍 Avukatlık raporları neden sorunlu?

İl Sağlık Müdürlüğümüz son dönem baronun talebi üzerine avukatlık raporu konusunda “Danıştay kaldırdı, artık verebilirsiniz” şeklinde yönlendirme yapmaktadır. Ancak Türkiye Barolar Birliği akli meleke raporunun yeterli olduğunu, özel ibare talebi olmadığını yazılı olarak açıkça belirtmiştir.

Fakat aynı Danıştay kararı, Yönerge’nin 33/1-(d) bendini (“Durum Bildirir Tek Hekim Sağlık Raporu Ek-5 formatında düzenlenir”) tamamen yürürlükten kaldırmıştır.

Bu ne demektir?

➡️ Bakanlık “durum bildirir” formatını Yönerge’den çıkardı.
➡️ Avukatlık için özel bir rapor formatı da Bakanlık tarafından sisteme tanımlanmış değil.
➡️ Bu şartlarda “avukatlık raporu” adıyla özel bir rapor düzenlemeniz hukuken korunaksızdır.

📌 SONUÇ – Meslektaşlarımıza Önemli Hatırlatma

🔒 “İsteğe bağlı özel ifade” – hekimin tıbbi bulgusuna ve bilimsel kanaatine dayanmadıkça – EKLENEMEZ.

  • Sınırlar kanunla belirlenir.
  • Yönerge veya yönetmelik hekime yeni yetki veremez.
  • Formatı Bakanlık tanımlamadıkça “özel nitelikli rapor” düzenlemek hukuki risk oluşturur.

Hekimler olarak:
➡️ Sadece gördüğümüz bulgu,
➡️ Sadece tıbbi kanaatimiz,
➡️ Ve yalnızca bilimsel temeli olan değerlendirmelerimiz rapora yazılmalıdır.

Bunun dışındaki her özel talep, hekimin kendi sorumluluk alanını genişletmektedir.

 

Logo